Birleşik Krallık Kraliyet Hava Kuvvetleri (RAF), savaş doktrinini kökten değiştirecek önemli bir teknolojiyi hizmete aldı. StormShroud adlı otonom iş birlikçi platform, yalnızca bir İHA olmanın ötesine geçerek, insanlı hava araçlarının etkinliğini ve hayatta kalabilirliğini artırmayı hedefleyen yenilikçi bir sistem olarak öne çıkıyor.
StormShroud: Düşman radarlarını yanıltan otonom ortak
StormShroud, Portekiz merkezli Tekever’in geliştirdiği AR3 taktik İHA platformu ile İngiltere merkezli Leonardo UK tarafından üretilen 2,5 kilogramlık BriteStorm elektronik harp sisteminin entegre yapısından oluşuyor. Bu birleşim, özellikle düşman hava savunmalarını bastırma (SEAD) operasyonlarında üstün performans sunuyor. Sistem; Typhoon ve F-35 Lightning savaş uçaklarına, düşman radarlarına yakalanmadan hedefe ulaşma avantajı sağlıyor.
RAF’ın yeni stratejisi: Otonom iş birlikçi platformlar
StormShroud, RAF’ın 216. Filosu tarafından kullanılacak ve bu filo, Birleşik Krallık’ın otonom iş birlikçi platform (ACP) konseptiyle faaliyet gösteren ilk ve tek birimi olma özelliğini taşıyor. Hedef, 2030 yılına kadar tam donanımlı bir ACP filosunun hizmete girmesi. Bu yeni yaklaşım, klasik hava gücü anlayışını terk ederek, mürettebatsız ve otonom sistemlerle insanlı platformlar arasında etkili bir iş birliği modeli kurmayı amaçlıyor.
GCAP ve küresel iş birlikleriyle entegre yapı
StormShroud sistemi, her ne kadar ABD Hava Kuvvetleri’nin Collaborative Combat Aircraft (CCA) programı ile benzerlik taşısa da, Birleşik Krallık’ın Japonya ve İtalya ile ortak yürüttüğü Altıncı Nesil Savaş Uçağı Projesi (GCAP) ile daha yakından ilişkilendiriliyor. GCAP programının 2035 yılında operasyonel hale gelmesi planlanıyor. StormShroud ise bu hedefin ara basamağı olarak değerlendiriliyor.
Ukrayna’daki deneyimlerden ilham aldı
RAF yetkilileri, sistemin geliştirme sürecinde Ukrayna’daki çatışmalarda elde edilen operasyonel tecrübelerin dikkate alındığını belirtiyor. Karmaşık radyo frekansı (RF) ortamlarında görev yapabilen ve sürü formasyonlarında uçabilen StormShroud platformlarının yüksek hayatta kalma oranları, bu sistemleri modern çatışma senaryolarında oldukça cazip hale getiriyor.
Riskleri azaltan yüksek etkinlik
StormShroud gibi otonom iş birlikçi platformlar, insanlı görevlerde karşılaşılan riskleri önemli ölçüde azaltıyor. Aynı zamanda yüksek görev verimliliği sunarak, daha az maliyetle daha etkili askeri operasyonların önünü açıyor. Bu da, geleceğin hava harp stratejilerinde insanlı ve insansız unsurların entegre bir şekilde çalışacağı yeni bir dönemin habercisi olarak görülüyor.
Daha fazla güncel haberler için Sinetech.tr’yi takip etmeye devam edin.