Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), ülkenin dijital güvenliğini sağlamak ve siber tehditlere karşı önlem almak amacıyla yeni bir Siber Güvenlik Kanunu’nu kabul etti. Bu yasa, kamu kurumlarından özel sektör kuruluşlarına kadar geniş bir çerçevede düzenlemeler getiriyor ve siber güvenliği milli güvenliğin ayrılmaz bir parçası olarak konumlandırıyor.
Kanunun Kapsamı ve Temel Amaçları
Yeni yasa, kamu kurumları, özel sektör işletmeleri, meslek kuruluşları ve tüzel kişiliği olmayan oluşumları da kapsayacak şekilde geniş bir düzenleme getiriyor. Kanunun temel hedefleri arasında şunlar yer alıyor:
- Kritik altyapı ve bilişim sistemlerinin korunması,
- Güvenli bir siber uzay oluşturulması,
- Siber saldırılara karşı caydırıcı tedbirlerin artırılması,
- Kişisel verilerin ve dijital ortamların daha etkin bir şekilde korunması.
Siber Güvenlik Kurulu’nun Kurulması
Yeni yasa kapsamında, Cumhurbaşkanı başkanlığında bir Siber Güvenlik Kurulu oluşturulacak. Bu kurul; Adalet, Dışişleri, İçişleri, Milli Savunma, Sanayi ve Teknoloji, Ulaştırma ve Altyapı Bakanları, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri, Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı ve Savunma Sanayii Başkanı gibi kritik isimlerden oluşacak. Kurulun amacı, ulusal çapta siber güvenlik politikalarını belirlemek ve uygulamalarını denetlemek olacak.
Cezai Yaptırımlar ve Hukuki Düzenlemeler
Kanun kapsamında, siber suçlara karşı ağır yaptırımlar öngörülüyor. Yeni düzenlemelere göre:
- Siber saldırı düzenleyenler veya siber saldırılar sonucu elde edilen verileri barındıranlar 8 ila 12 yıl arasında hapis cezası alabilecek.
- Yetkililere bilgi vermeyenler 1 ila 3 yıl arası hapis cezası ve 500 ila 1500 gün arasında adli para cezası ile karşılaşacak.
- Görev ve yetkilerini kötüye kullanan yetkililer 4 ila 8 yıl arası hapis cezasına çarptırılacak.
Eleştiriler ve Tartışmalar
Kanun, bazı muhalefet partileri ve sivil toplum kuruluşları tarafından eleştiriliyor. Eleştirilerin başlıca noktaları şunlar:
- Kişisel verilerin korunmasına ilişkin endişeler,
- Özel sektör ve bireylerin aşırı denetime tabi tutulabileceği iddiası,
- Basın ve ifade özgürlüğüne yönelik potansiyel kısıtlamalar.
Özellikle gazetecilik faaliyetlerinin bu yasa kapsamında cezai yaptırımlara tabi tutulabileceği ihtimali, basın özgürlüğü savunucuları tarafından eleştirilmekte.
Siber Güvenlik Kanunu, Türkiye’nin dijital güvenliğini artırmayı ve siber tehditlere karşı daha etkili koruma mekanizmaları oluşturmayı hedefliyor. Ancak, uygulamada nasıl bir yol izleneceği ve kişisel hak ve özgürlükler üzerindeki etkileri önümüzdeki süreçte daha net anlaşılacak. Kanunun getirdiği düzenlemeler, Türkiye’nin dijital dönüşüm sürecinde önemli bir adım olarak değerlendirilirken, yasayla ilgili gelişmelerin takip edilmesi önem arz ediyor.