Çin, elektrikli araç bataryalarında vazgeçilmez bir hammadde olan lityum konusunda önemli bir yeni devasa rezerv keşfine imza attı. Bu keşif, ülkenin orta kesimindeki Hunan Eyaleti’nde yer alan Jijiaoshan maden sahasında gerçekleşti ve yaklaşık 490 milyon tonluk sert kaya lityum cevheri tespit edildi. Bu gelişme, Çin’in zaten baskın olduğu batarya hammaddeleri tedarik zincirindeki konumunu daha da güçlendirme potansiyeli taşıyor.
Çin devlet televizyonu CCTV’nin aktardığına göre, rezerv granit tipi bir yapıya sahip ve uzun yıllar süren saha çalışmaları ile gelişmiş jeolojik görüntüleme teknikleri sayesinde ortaya çıkarıldı. Bu tür madenler, tuzlu su rezervlerine nazaran daha hızlı işlenebiliyor, daha düşük ilk yatırım maliyeti gerektiriyor ve esnek ürün çıktıları sunuyor; dolayısıyla hem verimli hem de ekonomik bir kaynak olarak dikkat çekiyor. Keşfin lityum dışında rubidyum, tungsten ve kalay gibi yüksek ticari değere sahip diğer elementleri de içermesi, sahanın ekonomik uygulanabilirliğini daha da artırıyor.
Bu yeni keşifle birlikte Çin’in küresel lityum rezervlerindeki payı yüzde 16,5’e yükseldi ve ülke, Şili’nin ardından ikinci sırada yer alıyor. Ancak Çin’in gerçek gücü, çıkarılan cevheri yüksek saflıkta batarya hammaddelerine dönüştürme yeteneğinde yatıyor; zira dünya genelindeki lityum rafinajının yüzde 70’inden fazlasını tek başına gerçekleştiriyor. Ek olarak, Tibet’te uzanan 2.800 kilometrelik spodümen kuşağında devam eden araştırmalar, potansiyel olarak 30 milyon tonluk ilave lityum rezervine işaret ediyor ve bu sayede Çin’in toplam rezervleri gelecek yıllarda daha da artabilir.
Lityum, yalnızca elektrikli araçlar için değil, enerji depolama sistemleri, mobil iletişim teknolojileri ve savunma sanayii gibi pek çok alanda kritik bir rol oynuyor. Çin, şu anda dünya genelindeki elektrikli araç filosunun yüzde 60’ından fazlasına ev sahipliği yapıyor ve tahminlere göre 2030 yılına kadar ülke içindeki lityum talebi iki katına çıkacak.