Mikrodalga fırında yapılan pişirme veya ısıtma işlemlerinin gıdaların besin değerlerini kaybetmesine neden olup olmadığı sıkça merak edilen bir konu. Yapılan bilimsel incelemeler, mikrodalgada pişirmenin besin değerleri üzerinde önemli bir negatif etkiye yol açmadığını, hatta bazı durumlarda değerlerin diğer yöntemlere kıyasla daha iyi korunabileceğini gösteriyor.
Mikrodalga, yiyeceklerdeki su moleküllerini elektromanyetik dalgalarla ısıtarak hızlı bir şekilde içten dışa ısı transferi sağlıyor. Bu hızlı pişirme süresi, özellikle C vitamini ve suda çözünen B vitaminleri gibi ısıya ve suya duyarlı besin öğelerinin korunmasında avantaj yaratabiliyor. Örneğin bir çalışmada brokoli, haşlandığında C vitamini içeriğinin %30’dan fazlasını kaybederken, mikrodalgada pişirildiğinde bu kayıp yalnızca %16 civarında gerçekleşmiş.
Elbette, bu durum mikrodalga cihazının her koşulda ideal olduğunu göstermez. Yiyeceğin kabı, pişirme süresi, kullanılan su miktarı ve cihazın gücü gibi faktörler sonucun etkilenmesine yol açabilir. Ayrıca plastik kaplarla mikrodalga kullanımı, yiyeceğe zararlı kimyasallar geçebilmesi nedeniyle tercih edilmemeli; cam veya seramik kaplar daha güvenli seçenekler olarak öne çıkıyor.
Sonuç olarak, mikrodalgada pişirmenin besin değerleri açısından normal pişirme yöntemlerinden daha kötü olduğunu söylemek doğru değil. Bilimsel verilere göre bu yöntem, uygun koşullarda uygulandığında besin öğelerini korumada hatta avantaj sağlayabilir. Yine de temel kural şu: pişirme süresi kısa olmalı, su kullanımına dikkat edilmeli ve mikrodalgaya uygun kaplar tercih edilmeli.