James Cameron, Rolling Stone dergisine verdiği son röportajda, sinema kariyerinin son yirmi yılını tamamen Avatar serisine adamış olmasının temel nedenini paylaştı. Bu tercihi, yalnızca büyük kazançlar elde etmek için yapmadığını, aksine dünyaya olumlu bir katkı sunma amacıyla gerçekleştirdiğini vurguladı. Filmler gişede büyük başarılar elde etse de, Cameron’ın asıl itici gücü bu maddi başarılar değil.
2009 yılında vizyona giren ilk Avatar filmi, 2,9 milyar dolarlık hasılatıyla (enflasyona göre ayarlanmamış) tüm zamanların en yüksek gişe hasılatı yapan yapımı olarak tarihe geçti. 2022’de gösterime giren devam filmi Avatar: Suyun Yolu ise 2,3 milyar dolarlık kazancıyla tüm zamanların en başarılı üçüncü filmi olmayı başardı.
Cameron, sözlerini şu şekilde sürdürdü: ‘Son 20 yıldır Avatar filmleri yapmamı, elde ettiğimiz gelirden ziyade, umarım biraz fayda sağlayabilirim düşüncesiyle kendime haklı gösterdim.’ Ayrıca, ‘Bizi birbirimize bağlayabilir. İçimizde yitirdiğimiz, doğayla uyumlu ve doğayı koruyan yönümüzü yeniden bulmamıza yardımcı olabilir’ ifadelerini kullandı.
Yönetmen devam ederek, ‘Filmlerin insanlığın tüm meselelerini çözebileceğine inanıyor muyum? Hayır. Zira insanlar bazen sadece eğlence peşinde koşar ve eleştirilmek istemez. Avatar‘ı bir Truva atı stratejisi olarak görüyorum; sizi eğlenceye çekerken, zihniniz ve kalbiniz üzerinde derin bir etki yaratır’ dedi. Cameron, Avatar evreninin ötesinde The Devils ve Ghosts of Hiroshima gibi yeni projeler geliştirme niyetinde olsa da, şimdilik Pandora dünyasında kalmayı tercih ediyor.
Bu yıl gösterime girecek üçüncü film Avatar: Fire and Ash‘in post-prodüksiyon aşamasında olan yönetmen, Empire dergisine verdiği röportajda Avatar 4 ve Avatar 5‘i bizzat yönetebilecek kadar sağlıklı ve motive hissettiğini dile getirdi.
