Netflix’te bile dizisi yapılan katil Jeffrey Dahmer kimdir? sorusunu merak edenler için yanıt veriyoruz hem de işlediği cinayetlerle ilgili bilgileri sizlerle paylaşıyoruz. 1980’lerin sonunda ve 1990’ların başında Amerika’yı dehşete düşüren bir adam vardı: Jeffrey Dahmer. Dışarıdan bakıldığında sessiz, içine kapanık ve zararsız biri gibi görünüyordu. Ancak Milwaukee’deki dairesinde yaşananlar, tüm dünyanın kabusu hâline geldi. Dahmer yalnızca bir katil değil, aynı zamanda bir yamyam, nekrofil ve psikopattı. İşte detaylarıyla Dahmer’ın korkunç yaşamı:
1. İlk Cinayet: Genç Yaşta Başlayan Karanlık
Jeffrey Dahmer, ilk cinayetini 1978 yılında henüz 18 yaşındayken işledi. Hitchhiking (otostop) yapan 18 yaşındaki Steven Hicks’i evine davet etti. Daha sonra onu öldürerek parçaladı. Bu cinayet, Dahmer’ın içinde bastıramadığı karanlık arzuların ilk dışavurumuydu.
2. Milwaukee’deki Dehşet Dairesi
Dahmer, cinayetlerinin çoğunu Milwaukee’deki evinde işledi. Kurbanlarını barlarda, sokakta ya da halka açık alanlarda tanışarak evine davet etti. Genellikle kurbanlarını uyuşturup, boğarak öldürdü. Ancak asıl tüyler ürpertici olan kısım, öldürdükten sonra yaşananlardı…
3. Parçalama, Fotoğraflama, Hatıra Saklama
Kurbanlarını öldürdükten sonra cesetleri parçalıyor, bazı parçaları saklıyor, bazılarını pişirerek yiyordu. Kafataslarını temizleyip dolapta saklıyor, iç organları çıkarıyor, her bir adımı belgeleyen onlarca polaroid fotoğraf çekiyordu. Polis evine girdiğinde, duvarda kurbanlarının vücut parçalarıyla yapılmış grotesk bir sunak bile buldu.
4. Yamyamlık ve Nekrofili: İnsan Aklının Alamayacağı Detaylar
Dahmer kurbanlarının bazı organlarını pişirip yediğini itiraf etti. Ayrıca cesetlerle cinsel ilişki kurduğunu ve bazı kurbanlarını bilinçsiz hâlde tutarak “canlı zombiler” yaratmak istediğini belirtti. Beyinlerine asit enjekte ederek onları köleleştirmeyi amaçlıyordu.
5. Kaçış Şansı Olan Kurban: Polisin Elinden Kaçan Felaket
Dahmer’ın 14 yaşındaki kurbanı Konerak Sinthasomphone, bilinçsizken kaçmayı başardı. Ancak sokakta üstü çıplak ve şaşkın hâlde bulunan genç, Dahmer tarafından “sevgilisiyle kavga ettiğini” söylemesi üzerine polise teslim edildi. Polisler, evdeki diğer ipuçlarını göz ardı etti ve Konerak’ı tekrar katiline teslim etti. Bu olay, adalet sisteminin ihmallerini gözler önüne serdi.
6. Polisin Eve Girdiği Anda Bulunanlar
1991 yılında Tracy Edwards adlı kurbanı, Dahmer’ın evinden kaçmayı başardı ve polisi çağırdı. Polis eve girdiğinde buzdolabında insan kafası, dondurucuda et parçaları, çekmecelerde kemikler, fotoğraflarda parçalanmış cesetler ve daha fazlası bulundu. Görülen manzara, bir insanın evinde yaşanabilecek en büyük kâbustu.
7. Mahkeme: 957 Yıl Hapis
Dahmer, yakalandıktan sonra 17 cinayeti kabul etti. Mahkeme sürecinde “akıl hastası” olup olmadığı tartışıldı, ancak cezai ehliyeti bulunduğuna karar verildi. Toplamda 957 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Suçlarını tüm detaylarıyla ve pişmanlık duymadan anlattı.
8. Hapishanedeki Sonu: Kendi Cezasını Başkası Verdi
1994 yılında, Columbia Hapishanesi’nde hükümlü olduğu sırada bir mahkûm tarafından demir çubukla dövülerek öldürüldü. Katili, onun “yaptıklarının şeytani” olduğunu söyledi. Dahmer, hiçbir zaman af dilemedi ve kurban ailelerinden özür dilemek dışında duygusal bir tepki göstermedi.
9. Medya, Dizi ve Belgesellerle Korku Kültürel Belleğe Kazındı
Dahmer’ın hikayesi, zaman içinde birçok belgesel, film ve diziye ilham verdi. Özellikle 2022 yılında yayınlanan “DAHMER – Monster: The Jeffrey Dahmer Story” dizisi büyük yankı uyandırdı. Ancak kurban yakınları, bu tür içeriklerin travmalarını yeniden canlandırdığını belirterek tepki gösterdi.
10. Amerikan Adalet Sisteminde Dönüm Noktası
Jeffrey Dahmer vakası, hem polis teşkilatında hem adli sistemde büyük bir eleştiri dalgası yarattı. Özellikle ırkçı yaklaşımlar, cinsel yönelime dair önyargılar ve ihmal edilen şikayetler olayın bu kadar büyümesine neden oldu. Bu dava, toplumun ve yasaların kendini sorgulamasına neden olan karanlık bir ayna oldu.
Daha fazla güncel haberler için Sinetech.tr’yi takip etmeye devam edin.