Yapay zekânın yükselişi sadece teknoloji dünyasında değil, küresel enerji sistemlerinde de ciddi değişimlere neden oluyor. Joule dergisinde yayımlanan yeni bir analiz, yapay zekâ uygulamalarının giderek artan enerji ihtiyacının, veri merkezlerinden başlayarak tüm enerji altyapılarını tehdit edebileceğini gözler önüne seriyor. Uzmanlara göre bu durum, yalnızca çevresel değil, ekonomik ve jeopolitik düzeyde de etkiler yaratabilir.
Veri Merkezlerinin Yükü Yapay Zekâya Kaydı
Araştırmalara göre, günümüzde yapay zekâ temelli uygulamalar, dünya genelindeki veri merkezlerinin enerji tüketiminin yaklaşık %20’sini oluşturuyor. Ancak bu oranın yıl sonuna kadar iki katına çıkarak veri merkezlerinin enerji tüketiminin %40-50’sine ulaşması bekleniyor. Bu artış, yapay zekâ destekli uygulamaların günlük hayatta ve iş dünyasında giderek daha fazla yer kaplamasıyla doğrudan bağlantılı.
Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) Nisan 2024 verilerine göre, yalnızca 2024 yılı içinde veri merkezlerinin tükettiği elektrik miktarı yaklaşık 415 teravatsaat (TWh) oldu. Bu rakam, Suudi Arabistan’ın yıllık enerji tüketimiyle eş değer. 2030 yılına kadar bu rakamın 900 TWh’yi aşması ve veri merkezlerinin toplam küresel enerji tüketiminde çok daha baskın bir role sahip olması bekleniyor.
Kripto Madenciliğinden Daha Büyük Bir Tehdit
Yapay zekâ uygulamalarının enerji tüketimi konusundaki endişeleri artıran bir diğer önemli faktör, bu tüketimin kripto para madenciliğini dahi geride bırakacak hızda büyüyor olması. Digiconomist’in kurucusu ve çevresel etkiler üzerine çalışan uzman Alex de Vries-Gao tarafından hazırlanan analiz, yapay zekâya yönelik yatırımların büyüklüğünün, kripto para sektörünün bugüne dek ulaştığı seviyeyi kısa sürede geride bırakacağını ortaya koyuyor.
Vries-Gao’ya göre, “Bitcoin madencilerinin bugünkü konumlarına gelmek için harcadıkları kaynaklar, Google, Microsoft gibi devlerin yapay zekâya harcadıklarıyla karşılaştırıldığında son derece sınırlı. Bu durum, daha büyük bir tehdit anlamına geliyor.”
Google’ın Sera Gazı Emisyonları Yapay Zekâyla Arttı
Yapay zekânın yoğun enerji talebi, çevresel etkiler açısından da endişe yaratıyor. Google’ın 2024 Sürdürülebilirlik Raporu’na göre, şirketin sera gazı emisyonları 2019’dan bu yana %48 oranında artmış durumda. Raporda, bu artışın temel sebeplerinden biri olarak yapay zekâ altyapısının genişlemesi gösteriliyor.
Teknoloji devlerinin sürdürülebilirlik hedefleri, bu artan enerji tüketimiyle ciddi bir sınav veriyor. Özellikle makine öğrenimi, doğal dil işleme ve görüntü tanıma gibi enerji yoğun AI süreçleri, karbon ayak izini doğrudan etkileyen faktörler hâline geliyor.
Şeffaflık Sorunu: Gerçek Tüketim Ne Kadar?
Veri merkezlerinin enerji tüketimi yüksek olsa da, bu tüketimin ne kadarının doğrudan yapay zekâya ait olduğu hâlâ tam anlamıyla açıklığa kavuşmuş değil. Zira veri merkezleri aynı zamanda bulut bilişim, internet altyapıları ve geleneksel web hizmetlerini de barındırıyor. Ayrıca teknoloji şirketleri, kullandıkları yazılım ve donanımların enerji tüketimine dair ayrıntılı verileri kamuoyuyla paylaşmaktan büyük ölçüde kaçınıyor.
Bu nedenle uzmanlar, yapay zekânın “gizli bir enerji canavarı” olabileceği görüşünde. Özellikle üretim süreci boyunca tüketilen enerji de hesaba katıldığında, bu alandaki gerçek yük çok daha yüksek olabilir.
2025’te İsviçre Kadar Enerji Tüketebilir
Alex de Vries-Gao’nun projeksiyonlarına göre, eğer yapay zekâ donanımı üretimi mevcut hızda devam ederse, 2025 yılında yalnızca bu sistemler 82 TWh elektrik tüketecek. Bu miktar, İsviçre’nin yıllık toplam elektrik tüketimiyle eş değer. Eğer üretim ölçeği iki katına çıkarsa, yapay zekânın enerji tüketimi de aynı oranda artarak dünya genelindeki veri merkezlerinin tüketiminin %50’sini geçebilir.
Gelecek İçin Ne Anlama Geliyor?
Yapay zekânın enerji tüketimindeki hızlı artış, küresel enerji politikalarını yeniden şekillendirebilir. Yenilenebilir enerji kaynaklarına geçiş hızlandırılmazsa, bu büyüme fosil yakıt kullanımını artırarak iklim krizini daha da derinleştirebilir. Diğer yandan, veri merkezlerinin daha verimli çalışmasını sağlayacak yeni soğutma teknolojileri, enerji tasarruflu donanımlar ve sürdürülebilir yapay zekâ algoritmaları gibi çözümler önümüzdeki dönemde daha fazla önem kazanacak.
Daha fazla güncel haberler için Sinetech.tr’yi takip etmeye devam edin.