Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihi, büyük devrimlerle ve dönüşümlerle şekillenirken, birçok olay toplumun hafızasında derin izler bırakmıştır. Ancak bazı olaylar vardır ki, aradan onlarca yıl geçmesine rağmen hâlâ tartışılır, belgeler ve tanıklar incelenir, ama kesin bir sonuca ulaşılamaz. İşte Cumhuriyet tarihinin en çok konuşulan, en fazla soru işareti barındıran 10 karanlık olayı:
1. İzmir Suikastı Girişimi (1926)
Mustafa Kemal Atatürk’e karşı düzenlendiği iddia edilen bu suikast planı, genç Cumhuriyet’in ilk büyük siyasi krizi oldu.
Suikasttan son anda haberdar edilen Atatürk, olaydan kurtulurken birçok muhalif isim tutuklandı ve bazıları idam edildi.
Ancak bu olayın gerçek boyutları hâlâ tartışmalıdır. Kimilerine göre bu bir karşıdevrimci girişimdi, kimilerine göre ise muhalefeti bastırma bahanesiydi. Olayın arka planı hâlâ netleşmiş değil.
2. Menemen Olayı (1930)
İzmir’in Menemen ilçesinde, Derviş Mehmet liderliğindeki bir grup gerici ayaklanma çıkardı ve Asteğmen Kubilay’ı öldürdü.
Laiklik karşıtı bu kalkışma, dönemin otoriter reform sürecine karşı bir tepki olarak değerlendirilir.
Ancak olayın nasıl bu kadar büyüdüğü, istihbaratın neden engel olamadığı ve sonrasında yapılan yargılamaların adil olup olmadığı konuları hâlâ tartışılır.
3. Dersim Katliamı (1937–1938)
Tunceli’de (o dönemdeki adıyla Dersim) yaşanan bu kanlı bastırma harekâtı, Türkiye Cumhuriyeti’nin en trajik ve karanlık sayfalarından biridir.
Devletin “isyancıları bastırma” amacıyla başlattığı operasyonlarda on binlerce sivilin öldüğü, köylerin yakıldığı iddia edilir.
Kimilerine göre bu bir devlet güvenliği meselesiydi, kimilerine göre ise bir etnik temizlik. Olay hâlâ resmi tarihle toplum hafızası arasında bir çatışma konusu.
4. 6-7 Eylül Olayları (1955)
İstanbul ve İzmir’de, özellikle Rum vatandaşları hedef alan şiddet olayları, Türkiye’nin yüz karası sayfalarından biridir.
Kıbrıs meselesi bahanesiyle başlayan bu olaylarda, binlerce ev ve işyeri yağmalanmış, kiliseler yakılmış, insanlar darp edilmiştir.
Yıllar sonra bu olayların devlet içindeki bazı unsurlar tarafından organize edildiği itiraf edilmiştir. Ancak olayın gerçek sorumluları hiçbir zaman tam anlamıyla ortaya çıkarılmamıştır.
5. 27 Mayıs Darbesi ve Adnan Menderes’in İdamı (1960–1961)
Türkiye’nin ilk askerî darbesiyle görevinden alınan Başbakan Adnan Menderes, kısa süre içinde yargılanarak idam edildi.
Demokrasinin rafa kaldırıldığı bu süreç, hâlâ “halkın iradesine darbe” mi yoksa “diktaya gidişi önleyen müdahale” mi tartışmasıyla anılır.
Özellikle idam kararı, yıllar geçse de vicdanlarda yara olarak kalmıştır.
6. 12 Mart 1971 Muhtırası ve Sonrasında Yaşananlar
Bu olayda ordu yönetime doğrudan el koymadı ama hükümeti istifaya zorladı. Sonrasında binlerce kişi gözaltına alındı, işkenceler yaşandı ve siyasi ortam baskı altına alındı.
Bu dönemde Mahir Çayan, Deniz Gezmiş gibi isimlerin idam edilmesi ve birçok solcu figürün yok edilmesi, olayın meşruiyetini ciddi şekilde tartışmalı hâle getirmiştir.
Türkiye’nin demokratik gelişimini derinden etkileyen bu olay, hâlâ yeterince aydınlatılmış değil.
7. 1 Mayıs 1977 Taksim Katliamı
İstanbul Taksim Meydanı’nda düzenlenen 1 Mayıs mitingi sırasında, kalabalığa açılan ateş sonucu 34 kişi öldü, yüzlercesi yaralandı.
Saldırganlar yakalanamadı, olayın failleri ve amacı hâlâ muamma.
Bu olay, Türkiye’deki derin devlet tartışmalarının en önemli kilometre taşlarından biridir. Kimilerine göre provokasyondu, kimilerine göre bilinçli bir katliamdı.
8. 12 Eylül 1980 Darbesi
Kenan Evren liderliğinde gerçekleşen bu askerî darbe, binlerce insanın işkenceden geçmesine, idamlara ve siyasi partilerin kapatılmasına yol açtı.
Darbenin ardında ABD ve NATO’nun desteği olduğu iddiaları yıllardır konuşuluyor.
“Türkiye’yi yönetenler değil, sistem değişmeliydi” diyenler, hâlâ 12 Eylül’ün yarattığı tahribatın tamir edilemediğini savunuyor.
9. Susurluk Skandalı (1996)
Bir kamyonla lüks bir Mercedes’in çarpışması sonucu ortaya çıkan bu olay, devlet-mafya-siyaset üçgenindeki karanlık ilişkileri gün yüzüne çıkardı.
Araçta bir milletvekili, bir polis şefi ve bir ülkücü mafya liderinin olması, Türkiye’nin derin yapılarıyla yüzleşmesini sağladı.
Ancak soruşturmalar yüzeyde kaldı, tam anlamıyla aydınlatılamadı. Bugün bile “derin devlet” dendiğinde Susurluk anılır.
10. 15 Temmuz 2016 Darbe Girişimi
Cumhuriyet tarihinin en kanlı ve karmaşık girişimlerinden biri olan bu darbe teşebbüsü, 251 vatandaşın ölümüyle sonuçlandı.
Sorumlular olarak FETÖ yapılanması gösterildi, binlerce kişi yargılandı ve tasfiye edildi.
Ancak olayın tüm yönleri, kimin neyi ne zaman bildiği, bazı kurumların neden geç müdahale ettiği gibi sorular hâlâ tartışma konusu.
Kimi çevreler bu olayın “kontrollü darbe” olduğunu öne sürse de bu iddialar resmi makamlarca reddedilmiştir.
Cumhuriyet tarihi; sadece başarılarla değil, karanlık ve hâlâ çözülememiş olaylarla da şekillenmiştir. Bu olayları bilmek, anlamak ve sorgulamak; hem geçmişle yüzleşmek hem de daha sağlıklı bir gelecek inşa etmek açısından hayati öneme sahiptir.
Her bir olay, toplumun belleğinde ayrı bir kırılma noktasıdır. Ve bu kırılmalar, ancak gerçeklerle yüzleşilirse iyileşebilir.
Daha fazla güncel haberler için Sinetech.tr’yi takip etmeye devam edin.